MHP TBMM Grup toplantısı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: (2)- "CHP, YSK'yi tanımıyorsa, buyursun seçime de katılmasın. Yok eğer katılacaksa, iddialarını çok acil ispatlasın. CHP yönetimi ya savcılığa suç duyurusunda bulunsun ya da bu iddiaları YSK ihbar kabul edip, harekete geç

TBMM (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "CHP, Yüksek Seçim Kurulunu (YSK) tanımıyorsa, buyursun seçime de katılmasın. Yok eğer katılacaksa, iddialarını çok acil ispatlasın. CHP yönetimi ya savcılığa suç duyurusunda bulunsun ya da bu iddiaları YSK ihbar kabul edip, harekete geçsin. Seçimlere şaibe bulaştırmak, seçim sonuçlarını bugünden karalamak için provokasyona kalkışmak ne siyasi etikle ne de siyasi ahlakla bağdaşacaktır. " dedi.

Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin istikrara kavuşup demokratik ölçülerde normalleşme sürecine girene kadar, Cumhur İttifakı'nın yaşaması hususunda kararlı olduklarını belirtti.

Dün olduğu gibi bugün de duruşlarından bir adım geri adım atmayacaklarını belirten Bahçeli, "CHP'li bazı kan sulandırıcı komodinlerin, siyasetin bir ayağı dışarıda bir ayağı içeride bulunan bir odak tarafından yönlendirildiğini, hem kendisini hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bu odağın yönettiğini" ileri sürdüklerini anımsattı.

Bahçeli, "Bu zavallı bedhahlar sanıyorum fazla film seyrediyor, komplo teorileriyle fazla meşgul oluyorlar. Elleri boş, akılları tamtakır, ahlakları da kuru bakır. Bre densizler; bilmelisiniz ki MHP'yi yönetecek, yön verecek, istikamet çizecek iç ve dış odaklar ne olmuş ne de olacaktır. MHP, yalnızca Allah'ın huzurunda eğilir; yalnızca milletten talimat alır, yalnızca millete hizmet eder. Vesayetmiş, vasiymiş, oymuş, buymuş, feriştahı gelse vız gelir, kralı karşımıza dikilse beyhudedir." değerlendirmesini yaptı.

-"Kınayı hazırlamışlar 1 Nisan'ı bekliyorlar"

CHP'nin seçmen kütükleri üzerinde oynandığı, seçmen kaydırması yapıldığı, hayali seçmenler oluşturulduğu iddialarında bulunduğunu aktaran Bahçeli, şunları söyledi:

"Bu iddialardaki amaç 31 Mart'ı gölgelemek, sabote etmektir. CHP, YSK'yi tanımıyorsa, buyursun seçime de katılmasın. Yok eğer katılacaksa, iddialarını çok acil ispatlasın. CHP yönetimi ya savcılığa suç duyurusunda bulunsun ya da bu iddiaları YSK ihbar kabul edip harekete geçsin. Seçimlere şaibe bulaştırmak, seçim sonuçlarını bugünden karalamak için provokasyona kalkışmak ne siyasi etikle ne de siyasi ahlakla bağdaşacaktır. CHP, ateşle oyun olmayacağını eninde sonunda öğrenecektir. Alacakaranlık dönemlerin vazgeçilmez ismi olan emekli kriz ve kaos savcısının ağzına bakmayı derhal bırakmalıdır.

Kınayı hazırlamışlar 1 Nisan sabahını bekliyorlar. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni yıkmanın, yeni baştan tetikledikleri rejim ve sistem kargaşasıyla ülkeyi boğmanın peşindeler. Elbette buna müsaade etmeyeceğiz. Bugünkü şartlarda Türkiye'nin beka sorunu olmadığını, seçimlere de beka açısından bakılamayacağını söyleyenler belanın ta kendileridir. Biz belayı değil bekanın yaşatılmasını hedefliyoruz. Bilinsin ki bela varsa onu yerle yeksan edecek bir beka adanmışlığı da vardır, çok şükür buradadır.

'Dava' diyoruz, bunlar davar anlıyor. Ülkücü olmayanlar için diyecek bir şeyim yoktur ama 'ülkücüyüm' deyip de bu kadar beka sorunu ortadayken, varlığımızı adadığımız milletimiz ve ülkemiz felaketin sınır komşusu olmuşken, akıntıya kapılıp siyasi çıkar hesabı yapmak en hafif tabirle samimiyetsizliktir, kimse kusura bakmasın, şuur kaybıdır. Beka gittikten sonra ne yapacağız belediyeyi? Beka çiğnendikten sonra ne adına yapacağız siyaseti?"

Bahçeli, 30 büyükşehir belediye başkanlığıyla ilçe belediyelerinde Cumhur İttifakı’nın doğasına ve ahlakına uygun olarak AK Parti ile anlaştıklarını, uzlaştıklarını, konuyu "at pazarlığına çevirmediklerini" ifade ederek, "Partimizin hak ve hukukunu ezdirmedik. Onlarınkini de yok saymadık. Eşit, adil ve hakkaniyet ölçülerine göre bir mutabakat olmuşken, MHP'nin belediyelerden vazgeçtiğini söylemek, teslim olduğunu iddia etmek sefil ve ahlaksız bir yalan değildir de nedir? Hem belediyelerimiz dursun hem de bekamız sürsün, derdimiz budur. İlle de bir tercih yapacak olursam, şunu herkes bilsin ki bin defa beka derim, bekayı savunurum." diye konuştu.

- "Kozları ellerinden alınsın istiyoruz"

TBMM Başkanı Binalı Yıldırım'ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmasından dolayı istifa etmesi gerektiğini iddia eden siyasi partilerin "eğri okla doğru hedefi vurmanın hevesinde" olduklarını belirten Bahçeli, "Bu yanlıştır, maksatlıdır, arızalı bir tutumdur." dedi.

Yıldırım'ın, Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı hususunda milletvekilliğinden istifasına gerek olmadığına göre, bununla bağlantılı bir görev olan TBMM Başkanlığından da istifasına gerek bulunmadığını vurgulayan Bahçeli, şunları söyledi:

"Seçimleri sabote etme amacı taşıyan istifa polemiklerinin bir an önce sonlandırılıp asıl gündeme geçilmesi elzemdir, acildir. Bize göre Sayın Yıldırım’ın istifasına gerek yoktur. Buna rağmen 'istifa etmeliydi, etmemeliydi' tartışması sürecekse, çözüm olarak TBMM İçtüzüğü’nün 14. maddesi akla ve mantığa uygun en kalıcı çözüm yoludur. Bu kapsamda TBMM Başkanı Sayın Binali Yıldırım, seçim propaganda ve yasaklarının başladığı tarihten oy verme gününe kadar, Ankara dışında olduğu dönemlerde başkanvekillerinden birisine yazıyla vekalet görevi verebilecektir. Böylece her itiraz, her suçlama, her polemik bıçak gibi kesilecektir. Sayın Yıldırım TBMM Başkanı olmasına rağmen propaganda yasaklarına doğal olarak uyacak, görevinin imkanlarını kullanamayacaktır. Biz sorunlara çözüm odaklı yaklaşıyoruz. 31 Mart 2019’da siyasi sonlarını yaşayacak zillet ortaklarının istismar kozları ellerinden alınsın istiyoruz."

(Bitti)


İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri