Uluslararası Standardizasyon Zirvesi

İSTANBUL (AA) - Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, "Türk Standardları Enstitüsü'ne (TSE) çok şey borçluyuz. TSE, AB'nin standardizasyon konusunda 2012 yılından beri tam üyesi. Türkiye, standartlara yüzde 95 seviyesinde uyum göstermekte. Bu oran AB'deki seviyeyle de uyumlu." dedi.

Uluslararası Standardizasyon Zirvesi'nde konuşan Berger, Dünya Standartlar Günü'nü İstanbul'da kutlamanın kendisi için onur olduğunu ifade etti.

Berger, İstanbul'da tarih boyunca pek çok ticari anlaşmanın yapıldığı belirterek, bu ticaret sonucu oluşan standartların İstanbul'u çok önemli bir standardizasyon merkezi haline getirdiğini söyledi.

Standardizasyon konusunda AB'nin başarısına dikkati çeken Berger, "Entegre sistemimiz sayesinde sermayeyi ve ürünleri sınırlar arasında serbest bir şekilde dolaştırabilmeyi başladık. Bu sistemle ekonomileri, 500 milyon tüketici ve 20 milyon KOBİ'yle buluşturduk. Standardizasyon ise bu başarı hikayemizin çok önemli basamağı." diye konuştu.

Berger, gündelik yaşamdaki standartlar ağının varlığına işaret ederek, şunları kaydetti:

"Üreticiler ve servis sağlayıcılarının, tüketici sağlığı ve çevrenin güvenliğini sağlanması için geliştirilen standartlar, hayati öneme sahip. AB'de standardizasyon çalışmaları 1966 yılından beri uygulanmakta. Ama bu tarihten önce bile Türkiye ile standardizasyon konusunda çeşitli antlaşmalar bulunmakta. Türkiye, AB'de ürünlerin serbest dolaşımı için bizimle iletişime geçti ve daha sonra da uyumluluk değerlendirme süreçlerinin bir parçası oldu. Bu noktada standartlara dair düzenlemeler ortaya çıktı."

AB standartlarının dünya standartlarını belirlemedeki etkisine işaret eden Berger, AB'nin değer zinciri ve ticaret zinciri konusunda standartları belirlemeyi önemsediğini aktardı.

Berger, "Türkiye, AB'ye ürün ve hizmet ihracatında en büyük 5'inci ihracatçı, aynı zamanda en büyük 5'inci ithalatçı konumunda. Türkiye'nin standartlarını belirleyen kurumlar bizim için çok önem arz ediyor. Türk Standardları Enstitüsü'ne (TSE) bu noktada çok şey borçluyuz. TSE, AB'nin standardizasyon konusunda 2012 yılından beri tam üyesi. Türkiye, standartlara yüzde 95 seviyesinde uyum göstermekte. Bu oran AB'deki seviyeyle de uyumlu." diye konuştu.

Dijital dönüşümün, endüstri ve üretim zincirlerini etkilediğini vurgulayan Berger, Türkiye'deki ve AB'deki standardizasyon sisteminin de bu değişikliklere uyum göstermesi gerektiğinin altını çizdi.

Berger, özellikle dijital inovasyon çağına uyum gösterilmesinin önemine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Piyasanın belirlediği kurallara uymalıyız. KOBİ'lerin ve STK'ların ihtiyaçlarına cevap verebilmeliyiz. AB'de belli bir standardizasyon süreci var. Bu süreçteki aktörler aslında sürecin belirlenmesinde etkili oluyor. Bu noktadaki farkındalığı artırmak çok önemli. Avrupa Birliği'nin 2018'de eylem planı çerçevesinde geliştirdiği Standardizasyon Sisteminin Geliştirilmesi ve Farkındalığın Artırılmasına Yönelik Teknik Yardım Projesi sayesinde standartlar ve piyasalar arasında tam bir uyum sağlanabilecektir."

- "Standardizasyon insanlık için lüks değildir"

Berger, proje kapsamında kutlanan Dünya Standartlar Günü'yle standardizasyon sisteminin geliştirilmesi ve farkındalığın artırılmasının amaçlandığını bildirdi.

Proje kapsamında yeni bir dijital platformun oluşturulacağını kaydeden Berger, "Bu sayede bütün paydaşlar, mekandan bağımsız olarak platformdan faydalanabilecek. Türkiye de standardizasyona bütün paydaşlarıyla katılabilecek. Proje kapsamında AB, standardizasyon konusunda Türkiye'ye ciddi bir teknik destek sağladı. 2002'den beri verilen destek 16 milyon liraya ulaştı ve bunun son derece somut sonuçları oldu. Bu sayede Türkiye'nin, AB ekonomisine doğrudan entegresi sağlandı." ifadelerini kullandı.

Merkezi Finans ve İhale Birimi Başkanı Dr. Hakan Ertürk ise standardizasyonun tüketiciye ve ekonomiye birçok fayda sağladığını belirterek, "Toplumların önemli ihtiyacı düzen oluşturma ve kural koyma gayretiyle oluşturulan standartlar, kalitenin alt sınırının tespit edilmesine katkı sağlıyor. Böylece, sınır altındaki mal ve hizmet üretimine izin verilmiyor. Bu noktada standardizasyon insanlık için lüks değil, mutlak gerekliliktir." diye konuştu.

Ertürk, proje kapsamında hayata geçirilecek dijital platformun güvenliği, verimliliği ve operasyonel performansı geliştireceğini söyledi.