Kilis'teki sivil toplum kuruluşlarının gözü BM Güvenlik Konseyinde

KİLİS (AA) - İZZET MAZI - Suriye'ye 2014'ten beri sınır ötesi uluslararası yardımların yapılmasına olanak sağlayan ve 10 Temmuz'da görev süresi dolacak olan mekanizmanın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) henüz yenilenmemesi, Kilis'teki sivil toplum kuruluşlarını kaygılandırıyor.

Suriye'ye, mevcut BMGK kararı doğrultusunda sadece Türkiye'deki Öncüpınar karşısındaki Babüsselame ve Cilvegözü karşısındaki Babülhava'dan sağlanan uluslararası yardımların devam edebilmesi için kararın yenilenmesi gerekiyor.

Henüz yeni bir kararın alınmaması, Öncüpınar Sınır Kapısı'nın bulunduğu Kilis'te kaygıyla takip ediliyor.

İHH Kilis Koordinasyon Merkezi Suriye Koordinatörü Serkan Öktem, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Suriye'de büyük bir insani dram yaşandığını belirtti.

Öktem, Hatay ve Kilis'teki kapılardan İHH olarak günlük 200 bin ekmeği ihtiyaç sahiplerine yolladıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:

"Birleşmiş Milletlerin göndermiş olduğu yardımlar da tabii ki içerideki mülteciler için büyük bir önem arz ediyor. Netice itibarıyla İdlib tarafında yaklaşık 3 milyon, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı bölgelerinde ise 2,5 milyona yakın insan olduğu tahmin ediliyor. Dolayısıyla bu yardımların kesilmesiyle bu insanların daha zor şartlar altında yaşam mücadelesi vermesi anlamına geliyor. Biz bu yardımlarla alakalı tabii ki elimizden geleni yapacağız."

- "Bu kriz hepimizi etkileyecek"

Sınır kapıların kapanmasıyla yaşanan sıkıntıların katlanarak büyüyeceğini düşündüğünü belirten Öktem, "Bundan önce dört kapıdan geçen yardım iki kapıya indi ve bu iki kapının da kapanması demek Suriye’nin içerisinde farklı bir krize neden olacaktır. Bu kriz hepimizi etkileyecek." dedi.

Kilis Kardelenler Akademi Derneği Başkanı Baran Şeker de Suriye'deki ihtiyaç sahiplerine yönelik sınır ötesi yardımlar için BM Güvenlik Konseyi kararı gerektiğini hatırlatarak, kararın yenilenmemesinin bölge halkını zor duruma sokacağını söyledi.

Sadece İdlib bölgesinde yaklaşık 3 milyon insanın yaşadığını ve bunların neredeyse 2 milyonunun bu yardımlar sayesinde ayakta durabildiğini ifade eden Şeker, "Yaşanan olumsuzluklardan sadece Suriyeliler değil tüm dünya olumsuz olarak etkilenecektir. Bölge halkının yaşanan olağanüstü durum ve savaş nedeniyle yardıma ihtiyacı var. Bizler de insanlık görevimizi yapıp yardım etmek zorundayız." diye konuştu.