Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (2)

Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (2)

"Kimin nerede olduğunu çok dikkatle takip etmemiz lazım. Bay Kemal'in yeri bellidir. Bay Kemal'in yeri ne vatan ne de millettir. Onun yeri Esed'in yanıdır" - "Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezinde kahve içip televizyon seyrederken, ülkeyi yönetenler yürekler

TBMM (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kimin nerede olduğunu çok dikkatle takip etmemiz lazım. Bay Kemal'in yeri bellidir. Bay Kemal'in yeri ne vatan ne de millettir. Onun yeri Esed'in yanıdır." dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "15 Temmuz'da milletimiz sokaklarda şehit olurken mücadeleden kaçan, tankların arasından sıyrılıp belediye başkanının konutunda veya bir başka evde kahvesini yudumlayanlardan şehadet yolunda gitmek gibi bir şey olmaz." diye konuştu.

"Türkiye'nin Suriye'de ne işi var?" diyenlerin Rusya, ABD, İran ve Avrupa ülkelerine asla böyle bir soru yöneltmediklerine işaret eden Erdoğan, "Çünkü, bunların gözünde ülkemizin yürüttüğü mücadelenin zerre kadar kıymeti yoktur. Tek dertleri buradan bir siyasi çıkar elde edebilmek, emperyalistlere şirin gözüküp kendilerine yol verilmesini sağlayabilmektir." ifadesini kullandı.

Suriye tartışmasının, Türkiye'deki beşinci kol faaliyetlerinin nerelere kadar uzandığının en somut göstergesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

"Bunlara en güzel cevabı aslında şehitlerimiz, gazilerimiz, şehit yakınlarımız ve milletimiz veriyor. Bir şehidimiz, 'Sizden ricam sakın Suriye'de ne işimiz var diyenlerden olmayın. Gittim, gördüm tam da olmamız gereken yerdeyiz' mesajını verirken, karşımızdaki zihniyetin sefaletini tasvir ediyordu. Bir şehidimizin babası, 'Soğan, patates dediler, ekonomimize saldırdılar. Biz o soğanı, patatesi yemeden yaşarız ama vatansız yaşayamayız' diyordu. İdlib şehitlerimizden birinin ağabeyi cenaze merasiminde, 'Canımız feda olsun. Yeter ki vatan, millet sağ olsun, ezanımız dinmesin, bayrağımız inmesin, başka bir derdimiz yok bizim' diyerek, metanet gösteriyordu.

Bölgede görev yapan bir kahramanımız devre arkadaşına, 'Sen demiyor muydun köpek gibi yaşamaktansa aslan gibi ölmek evladır diye. Bu iş şu aşamada bitirilmezse oyun büyük. Sana vasiyetimdir, olur da görüşmemiz mahşere kalırsa bizi bahane edip kaos çıkarmaya çalışan o conconları cenazeme sokarsan hakkımı helal etmem' mesajını gönderiyor. Sokakta kendisine mikrofon uzatılan bir teyzemiz, 'Yılan gelmiş, düşman gelmiş bağrımıza, girmiş, evimizin içerisine. Biz Suriye'ye gitmezsek Türkiye'yi taksim ettiler' diye sözde aydınlarımızın gösteremediği feraseti ortaya koyuyordu. Bunun gibi daha binlerce, milyonlarca örnek var. Ben, inanarak, atalarımızdan ilham alarak şehitler tepesi boş kalmayacak dedim, diyorum, diyeceğim."

- "Ülkemize ve milletimize kinini kusuyor"

Kurtuluş Savaşında verilen mücadele ile Suriye'de 2011 yılından itibaren yaşananlar ve Türkiye'nin yaptığı harekatlar ile şehitlere ilişkin açıklamaların da yer aldığı bir video izleten Erdoğan, "Tabii bunlar onurlu tavırlar fakat 'hayatta hiçbir laftan tiksinmedim şehitler ölmez vatan bölünmezden tiksindiğim kadar' diyenlere bir şey ifade etmiyor. Çünkü, bu zihniyet, 'bugün Suriye'ye savaş açsak banko Esed'i tutarım', 'Türkiye-İran karşı karşıya gelirse İran safında olurum' diyerek karşımıza sürekli terör örgütlerinin tezleriyle çıkarak, yerini yıllar önce zaten belli etmiştir." dedi.

Kimin nerede olduğunun çok dikkatle takip edilmesi gerektiğine işaret eden Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bay Kemal'in yeri bellidir. Bay Kemal'in yeri ne vatan ne de millettir. Onun yeri Esed'in yanıdır. Bir de onu tavsiye ediyor ya, buyur sen git. Zaten yanında da bay monşerler var, onlarla beraber güzel bir yolculuğu gerçekleştirirsin. CHP Genel Başkanının hezeyanlarına cevap vermek gerçekten ağırıma gidiyor. Eskiden beri süren bu tutuma bir yere kadar 'siyasetin cilvesi' diyerek tahammül etmek mümkündü ama artık mesele doğrudan istiklalimize ve istikbalimize saldırı noktasına gelmiştir. Kendisi bizi tahrik ettiğini sanırken aslında ülkemize ve milletimize olan kinini kusuyor.

Meydanı yalanlara ve iftiralara bırakmamak için sizleri ve tüm milletimi bu kişinin hezeyanlarının eziyetine tekrar maruz bırakmaktan dolayı da üzüntülüyüm. Zaman zaman Kılıçdaroğlu'nun ülkemizin Suriye meselesinden Akdeniz'deki politikalarına kadar hayati çıkarlarının söz konusu olduğu hususlarda söylediği sözleri acaba kimler keyifle dinliyordur diye merak ediyorum. Önümüzdeki fotoğrafa şöyle bir baktığımızda cevap hemen karşımıza çıkıyor. Mesela Esed, Kılıçdaroğlu'nu tarifsiz bir sevinçle takip ediyordur. Mesela darbeci Hafter, Kılıçdaroğlu'nu alkışlayarak dinliyordur. Mesela PKK'sından FETÖ'süne kadar tüm terör örgütleri, Kılıçdaroğlu'nu şükranla izliyordur. Mesela Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için her gün envai çeşit oyunlar sergileyen ABD, Avrupa, Rusya, İran'daki bazı çevreler, Kılıçdaroğlu'nu taktirle takip ediyordur. Bu zatın ağzından ülkemizin ve milletimizin menfaatlerini savunma adına tek kelime çıkmazken, her sözü ve tutumuyla karşımızdakilere destek veriyor."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İdlib'de perşembe günü rejimin saldırısında askerlerin şehit olmasına ilişkin "o gece neredeydiniz?" diye sorduğunu anımsatan Erdoğan, sabaha kadar görevinin başında olduğunu ve ertesi gün erken saatlerden itibaren hiç ara vermeden Cumhuriyet tarihinin liderler düzeyindeki en yoğun telefon diplomasisini yürüterek görevine devam ettiğini söyledi.

Erdoğan, "O gece bu ülkenin Meclis Başkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Milli Savunma Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı, diğer bakanlarımız, MİT Başkanı, Savunma Sanayi Başkanı ve diğer tüm sorumlular görevlerinin başındaydı. O gece Genelkurmay Başkanı, Kara Kuvvetleri Komutanı, Hava Kuvvetleri Komutanı, diğer tüm komutanların hepsi istisnasız görevlerinin başındaydı. O gece erinden en üst komutanına kadar TSK'nin tüm mensupları görevlerinin başındaydı. O gece sağlık kurumlarından güvenlik birimlerimize kadar herkes görevlerinin başındaydı. Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezinde kahve içip televizyon seyrederken ülkeyi yönetenler, yüreklerindeki acıya rağmen şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmamak için canla, başla çalışıyordu." diye konuştu.

(Sürecek)


Kaynak:Haber Kaynağı

Bu haber toplam 111 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler