Akıncı Üssü davası

Akıncı Üssü davası

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 kişinin yargılandığı davaya, sanıkların esasa ilişkin savunmalarıyla devam edildi

ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 kişinin yargılandığı davada sanıklar, savcının esasa ilişkin mütalaasına karşı savunma yaptı.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, tutuklu sanıklar ve yakınları ile taraf avukatları hazır bulundu.

Sanık eski kursiyer pilot teğmen Yunus Kılıçaslan, 143. Filo'da görev yaptığı 15 Temmuz'da, mesaiye saat 07.30 gibi gittiğini, uçuşu bulunmadığı için ders çalıştığını söyledi.

Havanın sıcak olması nedeniyle mesaiden öğleden sonra çıktığını ancak filo komutanı Mustafa Azimetli'nin emri doğrultusunda döndüğünü anlatan Kılıçaslan, terörle mücadele harekatı kapsamında görevlendirildiklerini iddia etti.

Kılıçaslan, bu kapsamda filoya ait bir minibüste şoförlük yaptığını, saat 19.00 civarı harekat subayı binbaşı Ali Karabulut'un emri doğrultusunda teçhizatlı iki askerden birini üs nizamiyeye, diğerini de Sincan nizamiyeye bıraktığını bildirdi.

Filoya döndüğünde vites arızası olduğu için aracı bıraktığını, başka bir şey yapmadığını ileri süren Kılıçaslan, televizyondan darbe girişimini öğrendiğini ancak üsten kalkan uçakların helikopterleri vurduğunu sandığını iddia etti.

Kılıçaslan, gecenin kalanında uyuduğunu, sabah olunca da Eryaman'daki arkadaşının evine gittiğini dile getirerek, terörist ve örgüt mensubu olmadığını savundu.

O gece komutanının yasal emirlerine uyduğunu, terörle mücadele harekatı olduğu düşüncesiyle iki askeri nizamiyelere bıraktığını iddia eden Kılıçaslan, suçlamaları reddetti.

Kılıçaslan, tahliye ve beraat talebinde bulundu.

Sanık eski kursiyer pilot üsteğmen Resul Metin de 15 Temmuz'da 141. Filo'da görevli olduğunu, saat 14.40 civarı filo komutanı yarbay Hakan Karakuş'un konuşacağı ve ayrılmamalarına yönelik mesaj üzerine orada kaldığını söyledi.

Metin, Karakuş'un telefonları topladığını, ardından da terörle mücadele harekatı olacağını, emirlere mutlak itaat edilmesini söylediğini iddia ederek, yüzbaşı Mustafa Mete Kaygusuz'un emirleri ileteceğini bildirdiğini öne sürdü.

Kaygusuz'un kendisi ile üç kursiyere, ismini sonradan öğrendiği "Yuva 4" olarak bilinen misafirhaneye yaklaşık 350 metre mesafedeki yolda güvenlik almaları şeklinde görev verdiğini anlatan Metin, misafirhanede görev yapmadıklarını savundu.

"Yuva 4" misafirhanesi önünde de hareketlilik olduğunu, bunu Karakuş'a bildirmek üzere filoya gittiğini ancak onu bulamadığını iddia eden Metin, döndüğünde yolda dolaşırken teçhizatlı askerlerin güvenliği kendilerinin aldığını söylemesi üzerine yakındaki sağlık amirliği binası önüne geçtiklerini ifade etti.

Uykuları geldiği için sağlık amirliği binası içinde uyumaya karar verdiklerini bildiren Metin, ilerleyen saatlerde top atışı olunca ne olduğunu anlamak için filoya gittiklerini ancak kimseyi bulamadıklarını belirtti.

Metin, diğer kursiyerleri de göremeyip ayrıldıklarını düşündükleri için üssü terkettiğini söyledi.

Yolda, aracın radyosundan kalkışmadan haberdar olduğunu iddia eden Metin, o gece darbe girişimine yönelik bir eylemde bulunmadığını savundu.

Metin, verilen emirleri de terörle mücadele harekatı kapsamında değerlendirdiğini ileri sürdü.

Duruşmaya, Metin'in savunmasıyla devam edilmek üzere öğle arası verildi.

Kaynak:Haber Kaynağı

Bu haber toplam 85 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler