2020 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulunda

2020 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulunda

CHP Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal:- "Enerjide uygulanan yanlış politikalar vatandaşımıza fatura ve haksız vergi olarak yansıtılıyor. 4 kişilik bir aileye şu günlerde gelen aylık elektrik faturası en az 200 lira"- CHP Balıkesir Milletvekili Fikret Şahi

TBMM (AA) - CHP Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal, enerjide uygulanan yanlış politikaların vatandaşa fatura ve haksız vergi olarak yansıtıldığını savunarak, "4 kişilik bir aileye şu günlerde gelen aylık elektrik faturası en az 200 lira." dedi.

TBMM Genel Kurulunda görüşülen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının bütçeleri üzerinde CHP Grubu adına konuşmalar yapıldı.

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, elindeki "2020 bütçesi kimin bütçesi? Esnaf perişan, çiftçi çaresiz, gençler işsiz" yazılı dövizi göstererek, 2020 yılı bütçesinin garibanın, fakirin, fukaranın bütçesi olmadığını; her zaman olduğu gibi fakirden alınıp zengine aktarılan bir bütçe olduğunu öne sürdü.

İktidarın 2 yıl içerisinde elektriğe yüzde 71, doğal gaza yüzde 62 zam yaptığını belirten Girgin, EPDK verilerine göre, Kasım 2018'de faturasını ödeyemediği için 14,5 milyon insanın elektriğinin, 2014-2018 arasında yine faturasını ödeyemediği için 5 milyon 400 bin ailenin doğal gazının kesildiğini söyledi.

Girgin, "Kamusal bir hak olan elektrik ve ısınma için insanlar evlerinde battaniyeye sarılarak ısınmaya başlamışsa buna çare bulmak sizin göreviniz sayın Bakan. 'Doğal gaz fiyatları ucuz' diyorsunuz, el insaf!" ifadelerini kullandı.

Esnafın borcunun arttığını ve kepenk kapattığını savunan Girgin, çiftçinin borç batağına sürüklendiğini, asgari ücretlinin açlık sınırının altında geçinmeye çalıştığını dile getirdi.

CHP'li Girgin, hükümetin işsizliği azaltamadığını, işsiz sayısında cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdığını öne sürerek, "Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı olarak sabahın erken saatlerinde, işçi bulma kurumlarının önünde, evine ekmek götürmek umuduyla kuyruğa giren 'Sigortam olsun, maaştan vazgeçtim' diyerek karın tokluğuna çalışmaya razı olan insanları gördükçe sizin vicdanınız sızlamıyor mu?" sorusunu yöneltti.

Öğrenim kredisi borcu olan 350 bine yakın öğrenci bulunduğunu anlatan Girgin, bunların 2 milyar 96 milyon lira borcu olduğunu, 217 bin mezunun banka hesaplarına e-Haciz geldiğini aktardı.

Süleyman Girgin, Türkiye'de her 5 çocuktan 1'inin çalıştığını, son 10 yılda 483 bin kız çocuğunun evlendirildiğini, yılda ortalama 8 bin çocuğun istismara uğradığını iddia etti.

- "Sizi milletime şikayet ediyorum"

CHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez'in enflasyon oranları ve döviz kurundaki değişimi gerekçe göstererek doğal gaz ve elektrik fiyatlarının ucuz olduğu yönünde açıklamada bulunduğuna işaret ederek, "2004 yılında bir ailenin ortalama faturası 40 lirayken şu anda 180 lira. Şimdi buna bakarken, bu lafları söylerken şunu sormamız gerekmez mi, hangi emeklinin, çalışanın, memurun 40 lirası 180 lira oldu? Ayıptır, yazıktır, günahtır." diye konuştu.

İktidarın karı yandaşa, zararı vatandaşa yansıttığını ileri süren Akın, bakanlığın enerji kooperatiflerinin çalışmasını istemediğini, partisinin ise enerji kooperatiflerinin arkasında olduğunu ve buna yönelik mücadeleyi bırakmayacağını dile getirdi.

Akın, elektriğin, iktidarın vadettiği gibi ucuzlamadığını, aksine pahalandığını savunarak, "Gezin, doğuya, güneydoğuya değil, Balıkesir'e gidin. Balıkesir'de hala elektrik direklerinin odundan, ağaçtan olduğunu göreceksiniz. Ayıptır hangi devirde yaşıyoruz? Parayı aldınız, parayı yediniz, nereye gittiği belli değil; sonra, milletin karşısına 50 liralık fatura 100 lira olarak çıktı. Sizi milletime şikayet ediyorum." ifadelerini kullandı.

AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, Akın'ı nezaketi ve zarafetiyle tanıdığını fakat bugünkü konuşmasının bu tanıma biçiminin biraz dışına çıktığını söyledi.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a yönelik "damat" nitelendirmesini doğru bulmadıklarını ifade eden Bostancı, "İnsanların akrabalık ilişkilerine değil, eğer Türkiye Cumhuriyetinin bir bakanıysa yapıp ettiklerine ilişkin eleştirileriniz olur." dedi.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de Akın'ın, CHP grubunun göz bebeği olduğunu belirterek, "Ahmet Akın bugün kürsüden inerken bütün Türkiye'ye şunu dedirtti; Türkiye'de enerji politikaları o kadar kötü yönetiliyor ki Ahmet Akın'ı bile bu hale getirdiniz." şeklinde konuştu.

"Damat bakan" ifadesinin uygun olmadığını anlatan Özel, "Damat ve bakan kelimelerini bir araya getirmemek lazım." dedi.

- "Muhtemelen son bütçeniz"

CHP Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin, Türkiye'nin her tarafında çevre felaketleriyle ilgili imdat seslerinin yükseldiğini, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının maden ruhsatlarıyla doğaya, ağaca karşı bir tutum sergilediğini öne sürdü.

Bunun kötü bir örneğinin çok yakın tarihte Kaz Dağları'nda yaşandığına dikkati çeken Şahin, daha önce bakanlığa yönelttiği bir soru önergesine gelen yanıtta, "Toplamda 155 firmaya 279 maden ruhsatı verildiği" bilgisinin paylaşıldığını aktardı. Şahin, "Bunun yaklaşık 115 tanesi arama, 164 tanesi işletme ruhsatı. İnanın sayın Bakan, bu bir felaket bizim bölge için; çok yoğun sayıda madencilik faaliyetine izin vermiş bulunuyorsunuz." diye konuştu.

Yaklaşık 26 yıllık sürede, 1993 ile 2019 yılları arasında, ÇED olumlu rapor sayısının 5 bin 655, ÇED olumsuz rapor sayısının ise 54 olduğunu vurgulayan Şahin, "Yüzde 1 dahi değil. Yani bir taraftan yoğun bir madencilik faaliyetine izin veriyorsunuz, diğer taraftan da çevreyi korumuyorsunuz, doğa güzelliklerini tamamen harap halde bırakıyorsunuz." ifadesini kullandı.

Şahin, bu bütçenin iktidarın son bütçesi olabileceğini de ileri sürdü.

CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, Türkiye'nin ulusal çıkarlarını ve kamu yararını gözeten bir enerji politikası bulunmadığını öne sürdü.

Türkiye ekonomisinin çöküşün eşiğinde olduğunu savunan Bayır, şöyle devam etti:

"İstihdam yaratmadığı halde büyüdüğünü iddia eden, maliyet enflasyonunu dindirmediği halde cari açığı düşürmekle övünen bir ekonomi yönetimi sanayide bahar rakamlarını açıklamaktadır. Oysa yaşatılanlar tam bir kara kıştır. Her şeyimiz ithal edilir noktaya geldi. Yerli üreticiyi, çiftçiyi aç, susuz bıraktık. Bu anlamda, ben Yerli Malı ve Tutum haftalarının Milli Eğitim müfredatına tekrar konulmasını, tasarrufun ve yerli malının öneminin eğitimde tekrar verilmesini talep ediyorum. Yerli malı yurdun malıdır. İşsizliğin çözümü yerli malı tüketmekten geçmektedir."

- "Kırıkkale'de bir eve 450-500 lira doğal gaz faturası geliyor"

CHP Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal, Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığının en önemli sorunlardan biri olduğunu söyledi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 2020 yılı rakamlarına göre Ar-Ge çalışmalarına yeteri kadar önem verilmediğini savunan Önal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Enerjide uygulanan yanlış politikalar vatandaşımıza fatura ve haksız vergi olarak yansıtılıyor. Vatandaşımız elektrik faturası öderken TRT katkı payı, enerji fonu bedeli, dağıtım bedeli, KDV ve birçok vergi ödemek zorunda kalıyor. 4 kişilik bir aileye şu günlerde gelen aylık elektrik faturası en az 200 lira. Doğal gaz faturası da bir başka kanayan yara. Kış ayına girdiğimiz şu günlerde evlere gelen doğal gaz faturası cep yakıyor. Kırıkkale'de ortalama bir eve 450-500 lira doğal gaz faturası geliyor. Asgari ücretle geçinen veya sadece emekli aylığı alan yurttaşlarımızın bu faturaları ödemesi mümkün değil. Vatandaşlarımız bu faturaları ödeyemezse ya icralık olacak ya da kış günü doğal gazı kesilecek, soğukta kalacak. Türkiye'de enerjide dışa bağımlılığı azaltmanın yolu insanı önceleyen, sürdürülebilir, çevre dostu enerji üretimine önem vermekten geçiyor."

CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, "Akkuyu Nükleer Santrali nedeniyle Mersin'in cehenneme ev sahipliği yaptığını" iddia ederek, "Mersin'e cehennemi mi yaşatmak istiyorsunuz? Haritadan silinsin mi istiyorsunuz? Akkuyu'da inşaatı durdurun." ifadesini kullandı.

CHP Kırşehir Milletvekili Metin İlhan, bütçede engellilere yeterince kaynak ayrılmadığı iddiasında bulundu.

Kadınlara yönelik negatif ayrımcılık yapıldığını, kadını iş ve sosyal hayatta eşit konumlandırmadan bu sorunun aşılamayacağını savunan İlhan, hükümetin çocuklara ilişkin politikasının günü kurtarmaya yönelik olduğunu ileri sürdü.

İlhan, Sayıştay raporlarında Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) ilişkin önemli bulguların yer aldığını, bu nedenle SGK'nin incelenmesi gerektiğini belirtti.

CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, Türkiye'de açlık sınırının altında maaş alan binlerce, yoksulluk sınırının altında aylık alan 11 milyon kişi bulunduğunu söyledi.

Emeklilikte yaşa takılanların emekli olmak istediklerini anlatan Kasap, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'a, "Bırakın emekli olsunlar sayın Bakan." diye seslendi.

CHP Grubu adına konuşmalar devam ederken, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel söz istedi.

Bütçe görüşmeleri sırasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez'in Genel Kurul salonunda bulunmamasının kabul edilemez olduğunu söyleyen Özel, bakanların bulunmaması halinde CHP milletvekillerinin kürsüye çıkmayacaklarını bildirdi ve TBMM Başkanvekili Mithat Sancar'dan birleşime ara vermesini talep etti.

TBMM Başkanvekili Sancar da bakanların bütçe görüşmeleri sırasında Genel Kurul salonunda bulunması gerektiği görüşüne katıldığını ifade ederek, birleşime ara verdi.

Aranın ardından Bakan Dönmez ve Bakan Selçuk'un komisyon sıralarında yer alması üzerine CHP Grubu adına milletvekilleri konuşmalarına devam etti.

- "Geçen yıl sadece 1 kadın sığınma evi açıldı"

CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Türkiye'de her 10 kadından 4'ünün şiddet mağduru olduğunun Bakanlığın raporlarında bulunmasına rağmen geçen yıl sadece 1 sığınma evi açıldığını aktardı.

Bu sığınma evinin sadece 28 kişi kapasiteli olduğuna işaret eden Yüceer, şöyle konuştu:

"Güvenlik güçlerine her gün başvuran ev içi şiddet mağduru en az 500 kişi ortadayken, Türkiye'de kadın sığınma evlerinin kapasitesi 3 bin 482 kişi. Şimdi vaziyet buyken bizim neden toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme yapmamız gerektiği aslında çok net. İktidar ne yapıyor? 'Toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme' kavramını kalkınma planından çıkarıyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği projesini önce Milli Eğitim Bakanlığı, ardından YÖK sonlandırdığını duyuruyor. Aslında bu bir itiraf. Ne diyor iktidar? 'Toplumsal cinsiyet eşitliğine, eşitlik kavramına alerjim var. Toplumsal cinsiyet eşitliği kavramından ve bununla ilgili yapılan çalışmalardan rahatsızım. Kadın-erkek eşitliğine inanmıyorum. Eşitlik fıtrata aykırı. Biz eşitliği sağlayamıyoruz, zaten öyle de bir niyetimiz yok' diyor."

Yüceer, eşitliğin kadınlara kimsenin lütfu olmadığını belirterek, "Anamızın ak sütü kadar helal, çünkü eşitlik evrensel ve demokratik bir hak. Bu, kimsenin adaletine ve merhametine de bağlı değil." dedi.

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş ise kayıt dışı istihdamın Türkiye'nin ayıpları arasında yer aldığını, hiçbir sosyal güvencesi olmadan günde 12 saat çalışan bu insanların "Türkiye'nin köleleri, Kunta Kinteleri" olduğunu öne sürdü.

Kaynak:Haber Kaynağı

Bu haber toplam 110 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler